Sirke Fizik mi Metafizik mi?


Sirkenin hazırlanmasını öncesi, hazırlanışı ve sonrası olarak üç aşamada değerlendirelim.

Öncesi :

    Sabır
    İnanç
    Ruh
    Kalp
    Emek

Sabır, sirkeyi kıymetli yapan etkenlerin başında geliyor. Diğer bütün şartlar yerine geldiğinde bile sabır/zaman ikilisi olmadan sonuç alınamıyor.

İnanç, sabırdan sonra bize lazım olan diğer malzeme. Baştan itibaren kurduğumuz sirkelerin olacağına, güzel olacağına inanmalıyız ki sirkelerimiz de inansın.

Ruh, veya mana (maneviyat) ne derseniz artık. Sabrı ve inancı bulduk diyelim içine biraz ruh ekleyemezsek verim o ölçüde düşük olacaktır.

Kalp, ruhun ayrılmaz parçası diğer ifadesiyle samimiyet. Sirkelerimiz önce sabrımıza, inancımıza sonra da ruh (mana) ve kalbimize (samimiyet) bakacaklardır.

Emek, yukarıda saydıklarımızın bütünü desek...

Bütün bunlardan sonra sirkeler için seçilecek ortam;
Gün ışığı alan (mutfak tezgah altı kesinlikle olmaz),
Rutubetsiz,
Hava akımı olan,
Yerden yüksek,
Oda sıcaklığında olmalı.

Zaman olarak;
Ağustosun 15'inden sonrası, Eylül, Ekim oldukça uygun olur. Mutlaka
Hicri ay takvimine bakılıp dolunaydan sonrası "ay eskisi" dikkate alınmalı.

Hazırlanışı :

Ortam, inancımız ve zaman hazır olduysa meyve seçimine geçelim.
Olgunlaşmış,
Mümkünse ilaçsız,
Pazara uğramamış,
Şeker oranı yüksek olanları tercih edelim.
Çürük ve kurtlu olabilir. Çürük kısımları ayıklanır.
Not: Meyvenin kabuğu ve çekirdekleri de sirkeye ilave edilir.

Devamına "Geleneksel ve canlı fermente sirke" sayfasından bakabilirsiniz.

Evimizde ilk defa sirke kuracaksak sirkelerimizin evimize alışması biraz zaman alacaktır. Ona biraz yardımcı olalım. Sirkenin olmazsa olmazı "sirke sinekleri" dir. Sirke kavanozunun yanına bir miktar açıkta meyve bırkalım. Açıktaki meyveye sinekler daha kolay geleceklerdir. Bu sayede pek kıymetli sineklerimize kavuşmuş oluruz. Not: Sirke sinekleri oldukça küçük olur ve açıkta kalan meyveleri çok severler.

Bitki besleyenler yapıyor olabilir. Bir tanıdığım her sabah bitkilerini çocukları gibi öpüp koklar, onlarla konuşurdu. Sonucunda bitkiler de sanırım ona konuşurdu açtıkları o güzelim çiçeklerle. Sirkelerimiz de bizim bitkilerimiz olsun. En içten duygularla, muhabbetle bakıverelim sirkelerimize. Ne anlatacağımız bize kalmış.

Son olarak meşhur su deneyini hatırlarsınız. Bir Japon bilim insanı bir süre boyunca iki farklı suya iyi ve kötü sözler söylüyordu. Kötü söz söylenen suyun formu bozuluyordu. Sirkelerimiz de sudan oluşuyor. Bu açıdan ben kurduğum sirkelerime Kur'an-ı Kerim dinletiyorum. Yani övünmek gibi olmasın benim sirkeler biraz okumuş (dinlemiş!) oluyor. Sirkelerimize ister Kur'an olur ister klasik müzik olur  hoşumuza giden bir ses dinletebiliriz.

Sonrası :

Yaklaşık 2-3 ay sonunda bütün bu aşamaları başarı ile geçebildiysek elimizde mis kokan, nur topu gibi bir şifa kaynağı oldu.

Saklamak yolları;
Meyvelerinden süzüp içine tuzunu atıp ağzı kapalı saklayabilriz.
Şişenin ağzını hava alacak şekilde kapatırsak ana oluşur, sirkenin bulanık bir görüntüsü olur. Hava almayacak şekilde kapatırsak ana oluşmaz. Tercih sizin. Afiyet şifa olsun.
Not: Sirkemizi kesinlikle rutubetten korumalıyız.

Gelin şimdi siz karar verin sirke fizik mi, metafizik mi?

@fermentedunyasi

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İBS KABUSUNDAN NASIL KURTULDUM?

Sizin tercihiniz hangi sirke?

Sirke deneyi